İngiltere’nin ünlü Daily Mail gazetesinde yayımlanan bir haber, dünya kamuoyunda büyük bir yankı uyandırdı. Habere göre, Çin, Pakistan, Hindistan, İsrail ve Kuzey Kore gibi beş ülke, son 40 yılda nükleer savaş başlıklarını 700’den fazla artırarak, küresel silahlanma yarışında ciddi bir adım attı. Ancak, kar amacı gütmeyen küresel düşünce kuruluşu Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu (FAS), 2024 yılına ait raporunda, nükleer silah sahibi diğer üç ülkenin de sessizce daha fazla savaş başlığı biriktiriyor olabileceğine dikkat çekerek, olası bir “nükleer hesaplaşma” riski konusunda uyarılarda bulundu.
Nükleer test programlarını yeniden başlatacağı duyuruldu
ABD Ulusal Nükleer Güvenlik İdaresi (NNSA) gibi kuruluşlar, nükleer denemeleri kalıcı olarak yasaklayan anlaşmanın duraklama noktasına geldiğini ve Rusya ile Çin gibi ülkelerin nükleer silah alanlarında yeni tesisler inşa ettiğini belirterek küresel güvenlik kaygılarını gündeme taşıdı. Bu gelişmelerin ardından, ABD hükümeti de geçtiğimiz ay, gizli yeraltı tesislerinde nükleer test programlarını yeniden başlatacağını duyurdu. Bu açıklamalar, dünya çapında yeni bir nükleer silahlanma yarışının habercisi olarak endişe uyandırdı.
Kimde ne kadar silah ve mühimmat var?
Amerikan kurumları, 2024 yılı için küresel nükleer başlık envanterini açıkladı ve dünya genelinde dokuz ülkeye yayılmış toplam 12,121 nükleer başlık olduğu ortaya çıktı. Bu stokun büyük bir kısmı, Rusya ve ABD tarafından kontrol ediliyor. Rusya, birkaç yüz savaş başlığı ile ABD’yi geride bırakarak, toplamda 5 bin 580 nükleer başlıkla lider konumda bulunuyor. ABD ise 5 bin 44 nükleer bombaya sahip. Bu iki ülke, küresel nükleer başlıkların yaklaşık yüzde 88’ini elinde bulunduruyor. Geriye kalan 1500 nükleer başlık ise Çin, Fransa, Hindistan, İsrail, Kuzey Kore, Pakistan ve İngiltere arasında paylaşılıyor.
Çin savaşa hazır
ABD eski Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensk’yi Amerika’nın barış şartlarını reddederek “Üçüncü Dünya Savaşı ile kumar oynamakla” suçlayarak küresel gerilimin artmasına neden oldu. Çin ise Trump’ın, daha fazla gümrük vergisi uygulama tehdidine, Pekin’in bir gümrük vergisi savaşına ya da “her türlü savaşa” hazırlıklı olduğuna dair sert bir yanıt verdi. Öte yandan, Avrupalı liderler, büyük bir çatışmada Rusya’yı yenebileceklerini açıkça ifade ederek, gerilimin daha da tırmanabileceğini belirtti.